• Bağışıklık Sistemi Desteği: Enfeksiyonlara karşı bağışıklığı güçlendirir, hastalıklara yakalanma riskini azaltır. 

• Antioksidan Etki: Serbest radikallere karşı koruma sağlar, hücre hasarını önleyerek yaşlanma etkilerini yavaşlatır. 

• Cilt Sağlığı: Kollajen üretimini artırır, cildin elastikiyetini korur, kırışıklıkların oluşumunu azaltır ve cildi güneşin zararlı etkilerinden korur. 

• Demir Emilimi: Bitkisel gıdalardaki demirin emilimini artırarak kansızlığı önlemeye yardımcı olur. 

• Kardiyovasküler Sağlık: Damar sağlığını korur ve yüksek tansiyon, kalp hastalığı gibi sorunların riskini azaltabilir. 

Glutatyon  

Glutatyon, vücutta doğal olarak üretilen güçlü bir antioksidandır ve hücrelerin sağlığını korumada kritik bir rol oynar. Glutatyon, üç amino asitten (glisin, sistein ve glutamat) oluşan bir peptittir ve karaciğer başta olmak üzere vücuttaki birçok organda bulunur. Bağışıklık sistemi ve hücresel sağlığın korunması için önemli olan bu madde, detoksifikasyon süreçlerinde de aktif bir rol oynar.  

• Antioksidan Koruma: Glutatyon, hücreleri serbest radikallerin neden olduğu oksidatif strese karşı korur, böylece yaşlanma sürecini yavaşlatır ve kronik hastalıklara karşı koruma sağlar. 

• Detoksifikasyon: Karaciğerin toksinleri, ağır metalleri ve zararlı maddeleri temizlemesine yardımcı olur. Bu nedenle özellikle karaciğer sağlığı açısından çok önemlidir. 

• Bağışıklık Sistemini Destekleme: Glutatyon, bağışıklık hücrelerinin etkinliğini artırarak enfeksiyonlara ve hastalıklara karşı direnç sağlar. 

• Enerji Üretimi ve Hücresel Onarım: Hücrelerde enerji üretimini destekler ve hücresel hasarın onarılmasına katkıda bulunur. 

• Enflamasyonu Azaltma: Glutatyon, inflamasyonun dengelenmesine yardımcı olur, böylece kronik hastalıklara ve iltihaplanmalara karşı koruma sağlar. 

Alfa Lipoik Asit 

Alfa lipoik asit (ALA), hem antioksidan özelliklere sahip hem de hücre enerjisi üretiminde önemli rol oynayan bir bileşiktir. Vücudumuzda az miktarda üretilen alfa lipoik asit, besin takviyeleri veya yiyeceklerden de alınabilir. Özellikle kırmızı et, ıspanak, brokoli ve domates gibi besinlerde bulunur. Suda ve yağda çözünebilen ender antioksidanlardan biri olan ALA, vücut genelinde geniş bir etki alanına sahiptir.  

• Antioksidan Koruma: ALA, serbest radikallere karşı güçlü bir koruma sağlayarak hücre yaşlanmasını yavaşlatır ve hücrelerin hasara karşı dayanıklılığını artırır. 

• Kan Şekerinin Düzenlenmesi: İnsülin duyarlılığını artırarak kan şekeri seviyelerinin dengelenmesine yardımcı olur. Bu nedenle diyabet hastaları için faydalı bir destek olarak araştırılmaktadır. 

• Sinir Sağlığı: Özellikle diyabet kaynaklı sinir hasarını (nöropati) azaltmada etkilidir. Sinir hücrelerindeki inflamasyonu azaltarak ağrı, karıncalanma ve uyuşma gibi belirtileri hafifletebilir. 

• Karaciğer Sağlığı: Karaciğerin detoksifikasyon süreçlerine katkıda bulunur ve karaciğeri toksinlerden korur. 

• Diğer Antioksidanları Yeniden Etkinleştirme: ALA, C vitamini, E vitamini ve glutatyon gibi diğer antioksidanları yenileyerek daha uzun süre aktif kalmalarını sağlar. 

NADH 

NADH (Nikotinamid Adenin Dinükleotit Hidrid), hücrelerimizde enerji üretimi, hücresel onarım ve yaşlanma karşıtı etkilerde önemli bir rol oynayan bir koenzimdir. NAD+ molekülünün aktif formu olan NADH, vücuttaki her hücrede bulunur ve mitokondride enerji (ATP) üretimine katkıda bulunur. Aynı zamanda güçlü bir antioksidandır ve hücreleri oksidatif stresin zararlarına karşı korur.  

• Enerji Üretimi: NADH, hücrelerin mitokondrilerinde ATP (adenozin trifosfat) üretimini artırır. Bu nedenle, yorgunluk ve enerji eksikliği yaşayan kişilere enerji seviyelerini yükseltmek amacıyla önerilebilir. 

• Beyin Sağlığı ve Bilişsel Fonksiyonlar: NADH, nörotransmitterlerin (dopamin, serotonin gibi) sentezine katkıda bulunur, bu da odaklanmayı, hafızayı ve genel zihinsel fonksiyonları destekler. 

• Antioksidan Etki: NADH, hücreleri oksidatif stresin yol açtığı hasarlara karşı koruyarak yaşlanma sürecini yavaşlatır. Hücre onarımını destekleyen NADH, yaşlanmanın etkilerini azaltmaya yönelik araştırmalarda ön plandadır. 

• Kalp Sağlığı: Hücresel enerji üretimi ve oksidatif stres azaltıcı etkisi ile NADH, kalp sağlığını destekler. 

• Bağışıklık Sistemi: NADH, bağışıklık hücrelerinin sağlığını destekler ve vücut direncini artırır. 

Kurkumin 

Kurkumin, zerdeçalın (Curcuma longa) ana aktif bileşenidir ve güçlü antioksidan ve anti-inflamatuar özellikleriyle bilinir. Sarı renkte olan bu madde, uzun zamandır geleneksel Hint tıbbında (Ayurveda) ve Asya mutfağında kullanılagelmiştir. Bilimsel araştırmalar, kurkuminin bağışıklık sistemini güçlendirme, kronik hastalık riskini azaltma ve genel sağlığı destekleme gibi birçok faydası olduğunu ortaya koymaktadır.  

• Anti-İnflamatuar Etki: Kurkumin, vücuttaki inflamasyonu (iltihabı) azaltmada etkilidir ve romatoid artrit, osteoartrit gibi iltihaplı hastalıkların semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabilir. 

• Antioksidan Koruma: Serbest radikalleri etkisiz hale getirerek hücrelerin oksidatif stres hasarına karşı korunmasına yardımcı olur, böylece yaşlanmayı yavaşlatır ve kanser gibi kronik hastalıkların riskini azaltır. 

• Beyin Sağlığı: Beyinde bulunan BDNF (beyin kaynaklı nörotrofik faktör) seviyelerini artırarak hafızayı ve öğrenmeyi destekler. Bu da Alzheimer gibi nörodejeneratif hastalıklara karşı koruyucu etki sağlayabilir. 

• Kalp Sağlığı: Kurkumin, kan basıncını düzenleyerek ve kan damarlarının işlevlerini iyileştirerek kalp sağlığını destekler. Ayrıca antioksidan etkisiyle damar sertliğine karşı koruyucu olabilir. 

• Bağışıklık Sistemi Desteği: Kurkuminin antibakteriyel, antiviral ve antifungal özellikleri, bağışıklık sistemini güçlendirmeye katkıda bulunur.